Orta Afrika’da Büyük Göller
Bölgesinde yer alan Ruanda’ya Türk Hava Yolları’nın Kigali’ye başlattığı ilk
tarifeli seferlerle ayak basıyoruz.
6 saat süren uçak
yolculuğunun ardından başkent Kigali Uluslararası Havalimanı'nda renkli
gösterilerle yöresel dansçılar karşılıyor misafirleri.
Geçmişte büyük acılar
çeken raunda halkı, bu renkli görüntülerde acı günleri geride bırakmak
istediğinin mesajını veriyor.
Zira Yüzü şimdilerde
gülen bu insanlar yakın zamanda büyük bir acı yaşamış. 1994 yılında, yaklaşık
yüz gün içinde, 800.000 Tutsi ve ılımlı Hutu, Belçikalıların oyununa gelen
aşırı uç Hutular tarafından katledilmişti.
Ülkeyi istikrarsızlığa
sürükleyen Ruanda
Katliamı kara incinin adının dünyada daha çok duyulmasına
yol açtı.
Acıların unutulmaya
çalışıldığı Ruanda’da hayatın renkliliği sokağa da yansıyor.
Renga renk
kıyafetleriyle caddelerde boy gösteren insanlar, sıcak kanlılıkları ve masumane
bakışlarıyla dikkat çekiyor.
İnsanı derinden
etkileyen bu egzotik coğrafyada turizm önemli bir gelir kaynağı.
1994 yılında yaşanan
Ruanda Soykırımı müzesi ve Kivu Gölü’nün
güzellikleri her sene bol miktarda turisti Ruanda’ya çekiyor.
Tropikal iklimin verdiği
zengin mutfak kültürü ve ülke halkının sıcak kanlılığı Ruanda’ya ilgiyi artıran
diğer önemli faktörler.
Ruanda hattının
açılışını değerlendiren türk hava yolları genel müdürü temel Kotil de, geçmişte çok büyük acılar yaşayan
Ruanda’nın, son zamanlarda geleceği parlak bir ülke haline geldiğini
belirtiyor.
Başkent Kigali en
önemli cezibe merkezi. Nüfûsu yaklaşık 8 milyon olan Raunda, Afrika’nın en
kalabalık ülkelerinden biri. Nüfûsun sadece % 5’ine yakın bir bölümü şehirlerde
yaşıyor, kalan bölüm ise kırsal yerleri tercih etmiş.
Yüzölçümü yaklaşık
26.338 km2 olan ülke, genel olarak derin vadilerle yer yer kesilmiş dağlık ve
yaylalık bir coğrafya. Dağlık olmasına rağmen her karışında yaşam belirtisi
olan bölge tarım ve hayvancılık için müsait topraklara sahip.
Nüfus ve sosyal hayat’a
bakıldığında; Ruanda’nın etnik yapısının % 89 gibi büyük bir bölümünü Hutular
meydana getiriyor. Nüfûsun % 10’unu aşan bir kısmı da Müslümanlardan oluşuyor.
Yoksulluk ve sefalet içinde yaşayan halkın yalnızca % 25’ine yakın bir bölümü okuma-yazma biliyor. Kimi zaman dışarıdan gelen kıt yardımlarla ayakta duran bu fakir coğrafyada, sağlık ve sosyal şartlar da oldukça düşük düzeyde bulunuyor.
Yoksulluk ve sefalet içinde yaşayan halkın yalnızca % 25’ine yakın bir bölümü okuma-yazma biliyor. Kimi zaman dışarıdan gelen kıt yardımlarla ayakta duran bu fakir coğrafyada, sağlık ve sosyal şartlar da oldukça düşük düzeyde bulunuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder